23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı… Sadece bir takvim yaprağı değil bu tarih. Bu; bir milletin umudunu çocukların gözlerine emanet ettiği gün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün geleceği minik kalplere armağan ettiği o büyük vizyonun adıdır. Ve bu yıl Kahramanmaraş’ta 23 Nisan, sadece törenlerle değil; yürekten gelen kucaklamalarla, gerçek bir sevgiyle kutlandı. O sevginin mimarları kimdi derseniz… İşte size üç isim: Fırat Görgel, Hanifi Toptaş ve Mehmet Akpınar. ⸻ FIRAT GÖRGEL VE FUTBOL SAHASINDAKİ VEFÂ Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, 23 Nisan’ı bir turnuvayla değil, bir vicdanla kutladı. “Kahramanların Çocukları Futbol Buluşması” ile şehit ve gazi çocuklarını sahaya çıkardı. Ama bu sadece bir spor müsabakası değildi; bu, milletin şükranının, devletin evlatlarına olan merhametinin, toplumun hafızasında kalan derin bir selamın adımlarıydı. O çocuklar 8-3 kazandı… Ama asıl galibiyet; gözyaşını yutkunan bir annenin tebessümünde, bir çocuğun “Ben de varım!” deyişindeydi. Ve Başkan Görgel’in şu sözünde gizliydi o galibiyetin özeti: “Bu çocuklar bizim başımızın tacı.” O gün sahada sadece ayaklar koşmadı. Kalpler bir araya geldi. Ve biz biliyoruz ki; bir milletin büyüklüğü, yetim bir yüreğe nasıl baktığıyla ölçülür. ⸻ HANİFİ TOPTAŞ VE EXPO’DAKİ BAYRAM MASALI Onikişubat Belediye Başkanı Hanifi Toptaş, bu yıl çocuklara sadece eğlence değil; hayal kurma imkânı da sundu. EXPO 2023 Alanı’nda kurulan 23 Nisan Şenliği, çocukları rengârenk parkurlarda gülümsetirken, el becerisi atölyelerinde üretmeye teşvik etti. At binme alanında doğayla tanışan minikler, sahnede dans eden çocuklarla coşkuya ortak oldu. Her köşede bir tebessüm, her etkinlikte bir pedagog hassasiyeti vardı. Ve en kıymetlisi, bu bayramda çocuklar sadece izleyici değil, kahramandı. Başkan Toptaş’ın şu sözleri, işte bu yaklaşımın pusulasıydı: “Bu şehirde çocuk gülüyorsa, biz doğru yoldayız demektir.” Bu sadece güzel bir cümle değil, bir yönetim anlayışının, bir gönül belediyeciliğinin özetiydi. Ve Toptaş’ın önderliğinde Onikişubat, bayramı bir medeniyet bilinciyle yaşadı. Çünkü bilinir ki: Kültür, sadece müzede sergilenmez. Bir çocuğun gözünde yaşanan sevgiyle de korunur. ⸻ MEHMET AKPINAR VE MİNİK BAŞKANLARIN SESİ Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Mehmet Akpınar ise makamını bir günlüğüne minik kahramanlara teslim etti. Yerine geçen küçük Başkan Merve Nida Sarp’ın ilk talimatı, bir park yapılması oldu. Öyle içten, öyle samimi bir talepti ki bu… Yalnızca oyun alanı değil; güven, umut ve aidiyet istiyordu. Bir başka küçük kahraman, Buğlem Topuz, engelliler için daha kapsayıcı hizmetler istedi. Başkan Akpınar, bu sesleri sadece duymadı, gereğini de yapacağını açıkladı. Çünkü o da biliyordu ki, çocukların hayalleri, şehirlerin mimarîsine yön verir. O makam koltuğuna oturan miniklerin gözünden akan cümleler, öyle derindi ki… Bugünün değil, yarının şehirlerini çiziyorlardı kelimelerle. Ve Başkan Akpınar, sadece çocuklara değil, onların söylediklerine de kulak veren bir anlayış sergiledi. ⸻ Üç başkan… Üç farklı yaklaşım… Ama ortak bir hayal: Çocuklara sadece bir gün değil, ömürlük bir değer sunmak. Bu yıl Kahramanmaraş’ın sokaklarında çocuklar daha özgür koştu, daha yüksek kahkaha attı. Çünkü arkalarında onları anlayan, onları seven ve onları önemseyen bir irade vardı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Çocuklar geleceğimizdir” sözünün ete kemiğe bürünmüş halini gördük biz bu şehirde. Bir çocuk dans ettiğinde şehir güldü. Bir çocuk futbol oynadığında millet ayağa kalktı. Bir çocuk “engelliler için yol istiyorum” dediğinde vicdanlar harekete geçti. Ve şimdi dönüp soralım kendimize: Bu bayramın ruhuna daha uygun bir tablo olabilir mi? Teşekkürler Fırat Görgel… Teşekkürler Hanifi Toptaş… Teşekkürler Mehmet Akpınar… Siz sadece çocukları sevindirmediniz. Bir milletin yarına olan inancını da büyüttünüz. Ve Çocuklar İçin Bir Mısra… Bir topun peşinde koştu çocuk, Gülüşü, göğe değdi birden. Bir park hayali kurdu minicik, Belediye başkanı not aldı hemen. Bir milletin en temiz duasıydı o: “Çocuk gülerse, vatan gülümser.” ⸻ Ve Gülümseten Küçük Bir Fıkra… Minik başkan Merve Nida Sarp, makam koltuğuna oturunca ciddi ciddi sormuş: “Efendim, bu koltukta oturunca dondurma da sınırsız mı oluyor?” Başkan Akpınar da tebessümle cevaplamış: “Park olur, dondurma olur, ama önce projeleri onaylayalım Merve Başkan!”