Hep övüyorsun hiç mi bir eleştirin yok diye söylüyorlar, eleştiri sevilmez biliyorum. On defa övsende..
Her şehirde zaman zaman şaşırtıcı olaylara, tuhaf denilebilecek detaylara tanık olunur. Ancak son günlerde Kahramanmaraş’ta yaşanan bazı olaylar, bu durumun biraz fazla abartıldığını düşündürüyor. İşte birkaç örnek:
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen Türkiye Offroad Şampiyonası’nın sezon finali, şehre adrenalin dolu anlar yaşattı. Kapıçam Tabiat Parkı’ndaki zorlu parkurlarda mücadele eden 38 sporcu ve 19 takım, hem yeteneklerini hem de araçlarını test etti. Zengin işi Organizasyon, hem yarışmacılar hem de seyirciler için müthiş bir heyecan kaynağıydı.
Ancak güzel olan bu etkinlikte, Büyükşehir Belediyesi’nin temsiliyeti ödül töreninde maalesef sınıfta kaldığıydı. Ne belediye başkanı, ne yardımcıları, ne genel sekreteri, ne de genel sekreter yardımcıları gibi üst düzey yetkilileri ortada yoktu. Onların yerine, sosyal yardımlardan sorumlu bir bayan daire başkanının kupa takdimi yapması, organizasyonun ruhuna ne kadar uygun? Büyükşehir’in böylesine önemli bir etkinlikte sergilediği bu görüntü, kent adına buruk bir tablo sundu.
Gelelim, Dulkadiroğlu Belediyesi’nin büyük bir emekle hazırladığı “Son Gün 72 Saat” adlı tiyatro oyununa..Dün akşam Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde sahnelendi. Deprem gerçeğini ve yaşanan acıları konu alan bu oyun, dolu bir salona hitap etme fırsatı yakaladı. Ancak bu, gösterimin olumlu yanlarından biri olarak kaldı. Beklenen mesajı veremedi.
Sahnelemedeki teknik aksaklıklar, özellikle ses.. Profesyonellikten uzak oyunculuk ve ruhsuz senaryo, izleyicilerde derin bir hayal kırıklığı yarattı. Hele ki “İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar” bölümü vs sergilenen hükümet eleştirisi, yerinde olmadığı gibi oyunun genel temasına da zarar verdi. İzleyiciler arasında, “Bunu izlemek yerine gerçeğini yaşamak yeterince ağırdı zaten” diyenler bile vardı. Kentin yetiştirdiği, “bir tatlı tebessüm tiyatro” kurucusu değerler eğitimi veren Salman Kapanoğluna verilseydi bu görev çok daha güzelini hazırlayacağı kesindi. Dost acı söyler ama maalesef sınıfta kaldılar. Daha da ironik olanı, Mehmet başkan da dahil etkili ve yetkililerin bile önceden bu oyunun metnini bir kez değerlendirmemiş olmasıydı.. protokol oturma biçimi de sıkıntılıydı küsüp giden olmuş, program ortalarında gelen birine hemen kalkıp kendi yerini veren bir Başkan Yardımcısı Resul Arslanhan var, durumu kurtaran.. protokoldeki küçük krizi çözme bu isme verilmiş..
Kahramanmaraş AK Parti İl Yönetimi’nin “A Takımı” nihayet göreve başladı. AK Parti İl Yönetimi’nde Medya ve Tanıtım Başkanlığı görevine, Ramazan Yavuz'un yerine Fatih Sarıkaya’nın getirilmesi dikkat çekici bir tercih oldu. Ancak asıl tartışma, Sarıkaya isminin bu göreve atanmasından yalnızca bir gün önce, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili tarafından bir gazeteci-yazara söylenmiş olması. Bu durum, karar sürecinin hangi kriterlere dayandığı konusunda kamuoyunda soru işaretleri doğurdu.
Partinin kendi iç dinamikleriyle değil de belediye bağlantılı bir sürecin etkili olduğu algısı zaten vardı daha da belirginleşti gibi..Bu durum, AK Parti’nin şehirdeki siyasi duruşunu gölgeleyebilir. Bu tür atamalarda şeffaflığın ve liyakatin ön planda olması, hem parti tabanı hem de kamuoyunun güvenini pekiştirecek bir adım olacaktır. İl Başkanı Muhammet Burak Gül’ün bu konuda yapacağı değerlendirme şehirdeki tartışmaları sonlandırmak adına büyük önem taşıyor.
Bir yanda büyük bir organizasyonda yeterince temsil edilmeyen bir belediye, diğer yanda duygulara hitap edemeyen bir tiyatro oyunu ve üzerine, yönetimde şeffaflığı sorgulatan bir AK Parti yapılanması… Kentte tuhaflıklar bitmek bilmiyor.
Belki de bu örnekler, Kahramanmaraş’ın yönetim ve organizasyon açısından yeniden düşünülmesi gereken bazı temel meselelerin habercisidir. Umarız ki bu tuhaflıklar, eleştiriyle kalmaz ve çözüm odaklı bir yaklaşıma dönüşür. Çünkü bu güzel şehrin, yetkin bir yönetimi ve halkına ilham veren organizasyonları hak ettiği bir gerçek..
Tuhaf, çok tuhaf?